Bir bireyin özellikle hiçbir şey yapmadan durduğu, çevresiyle ilgilenmediği veya bir gün veya dönemin donuk veya sıkıcı olduğunu hissettiği, duygusal ve psikolojik duruma sıkıntı adı veriliyor.

Ekonomistler ise, yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığını iki kelimeyle anlatmak gerektiğinde buldukları en uygun ifade “geçim sıkıntısı” oluyor.

Yapılan araştırmalar, can sıkıntısının yaşamın çeşitli alanlarını etkileyen önemli bir faktör olduğunu göstermekte…

Sınav stresi, işsizlik geçim kaygısı, çocukluk döneminde yaşanan travmalar, aile içinde yaşanan maddi ve manevi sorunlar, ikili ilişkilerde yaşanan psikolojik şiddet bunlardan bazıları...

İç sıkıntısına neden olan durumların başında gelecek kaygısı yer alıyor. Özellikle de genç kesimlerde bu soruna daha sık rastlanmakta...

Gelecek kaygısına bağlı olarak yaşanan korku, endişe ve merak, iç sıkıntısının daha da ağırlaşmasına neden olur. Eğer gelecek kaygısından dolayı bir iç sıkıntısı yaşıyorsanız, bu kaygılarınıza elveda demek zorundasınız. Aksi halde bu durum sizi depresyona kadar götürebilir. Hem sınav stresi hem de gelecek kaygısı bir araya gelince sıkıntı baş edilemez bir hale gelir.

Özellikle işsizlik sorunu, huzursuzluğa neden olan başlıca sebeplerdendir. İşsizlik, aile bireyleri arasında da problem yaşanmasına neden olur. Huzursuzluk hallerinden çıkabilmek için öncelikle maddi ve manevi sorunlarınızın ortadan kalkması gerekir.

* * *

Kimi zaman siz de kendinizde iç sıkıntısı hissedersiniz. Bu belli bir olaya bağlı olabileceği gibi nedensiz huzursuzluk da olabilir. “İçimde bir huzursuzluk var” diye düşünürsünüz ve bu his adeta sizi ele geçirir; hayatınızı daha zorlu hale getirir.

Huzursuz hissettiğimiz dönemlerde bizlere iyi gelebilecek bazı şeyler vardır; bunları bilmek ve hayatımıza dahil etmek yaşadığımız bu hissi azaltmada yardımcı olacaktır. Film izlemek veya spor yapmak, iç sıkıntısına yardımcı olan etkenlerdir. Uzmanlar, sıkıntı halindeki insanların her zaman kendilerini mutlu hissettiği alanlara yönelmesini, kafalarını dağıtacak aktivitelerle uğraşmasını öneriyor.

Duygularınızı göz ardı etmek onları yok etmez. Yaşadığınız durum ne olursa olsun bunu paylaşmak ister ve sizi anlayacak birine içinizi dökünce rahatlarsınız. Yalnız olmadığınızı bilmek sizi güçlendirir.

İç sıkıntısından kurtulmak için insanlarla olan iletişiminizi artırmaya çalışın. Özellikle sevdiklerinizle daha fazla zaman geçirin. Onlarla mutlu olacağınız aktiviteleri yapın. Hatta sürekli sohbet edin. Sorunlarınızı onlarla paylaşın. Böylece yalnız olmadığınızı fark edeceksiniz. Arkadaşlarınızın size iyi geldiğini gördüğünüzde iç sıkıntılarınızdan kurtulmuş olacaksınız. İç sıkıntısı yaşadığınız dönemlerde iletişim bağlarınızı kesinlikle koparmayın. Bu durum daha fazla sıkıntı yaşamanıza neden olabilir.

Ayrıca yaşadığınız huzursuzluğun nedeni özellikle sorun yaşadığınız birinden kaynaklanıyorsa yaşadığınız bu sorunu ve kırgınlıklarınızı o kişiyle konuşup çözmeye çalışabilirsiniz. Eğer gizlerseniz bu durum içinizde birikip büyümeye başlar, giderek o kişi hakkında kin ve nefret duyguları geliştirmeye başlarsınız.

* * *

Bazen çevremize duygularımızı belli etmekten kaçınırız. İçimizde biriktirdikçe yaşadığımız zorluklara çözüm bulmak da zorlaşır. Farklı fikirlere, görüşlere kendimizi kapatmış oluruz. Toplumumuzda özellikle “erkekler ağlamaz” söylemi oldukça yaygındır, ağlamak bazı yerlerde küçük düşürücü olarak görülebilir. Oysa duyguları açığa çıkarmak kimi zaman gereklidir ve kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

Çoğu zaman yaşadığımız iç huzursuzluk karşısında ne yapacağımızı bilemeyiz. İç sıkıntısı ciddi sağlık sorunlarının habercisi de olabilir. İlgi kaybı ya da yaptıklarından zevk alamama, günlük işlere karşı isteksizlik, kendini yorgun bitkin halsiz hissetme, kendini değersiz ya da suçlu gibi hissetme gibi durumlarda kendi yöntemlerinizin işe yaramaması, ciddiyet boyutunun artmış olduğunu gösterir. Profesyonel birinden yardım almak, bu süreci daha erken ve sağlıklı atlatmanızı sağlayabilir.