İnegöl spor ligin ikinci yarısına ilk yarıda olduğu gibi yine iyi başlamadı. Bir hafta öncesinde deplasman da Zonguldak kömür spor karşısında yenilgi ile biten maçın ardından kendi sahasında Gümüşhane spor ile oynadığı maçta golsüz berabere kalarak 1 puanla ayrılan tarafın olması yapılan hesapları bozan sonuçlar olarak karşımıza çıkmış oldu.

Yaşanan sancılı dönemin ardından Özgür Şahin ile başlayan yeni dönemde 5 maçta ardı ardına alınan 11 puanla ilk yarının sonunu 18 puanla tamamlayan İnegöl spor’un kötü günlerini bir nebze olsun geride bırakmış olması ile ikinci yarıda daha iyi işlerin yapılacağı beklentisinin hakim olduğu bu dönemde  takıma yapılan takviyeler ile alternatifi olan bir oyuncu topluluğu ile ortaya çıkacak takım yapısı ile istenilen sonuçların alınacağı beklentisi geride kalan iki maçta alınamamış olması, gelecekle ilgili sağlıklı bir düşüncenin yapılabilmesinin önüne geçmiş durumda.

Ligin ikinci yarısının ilk yarıya göre çok daha zorlu geçmeye aday olması İnegöl spor’un işi sıkı tutması gerektirmekte. Şu anda oynanan iki maçın ardından düşme hattında bulunan Hacettepe ile İnegöl spor’un arasında bulunan 6 puanlık farkı güvenmek hiçte iyi bir düşünce değil.3 maçlık sistemde her şeyin çok kısa bir sürede değişmesi mümkün olduğu için İnegöl spor’un  işi şimdiden sıkı tutması gerekiyor.

Bir hafta öncesinde rakibimiz konumunda olan Zonguldak Kömür spor karşısında alınan mazeret götürmeyen yenilginin ardından gurupta sondan ikinci sırada bulunan Gümüşhane spor  karşısında kaybedilen 2 puanın bence izahının bulunmadığını söylemek istiyorum.

9 puan toplamış olarak İnegöl’e gelen Gümüşhane spor ile oynanan maçın kesin kazananı İnegöl spor olması gerekirdi.Bire bir rakibimiz olması açısından kazanılması gereken maçın kesinlikle kazananı olması gereken İnegöl spor’un ayağına kadar gelmiş olan avantajı kesinlikle kaçırmaması gereken bir maç olarak görmekteydik.Bu beklentinin gerçekleşmemiş olması  tam bir hayal kırıklığı olarak hepimize yaşattığı kesin.

Ara transferde kadroya dahil edilen orta saha oyuncuları Samet Günhan, Mehmet Özdıraz ve stoper Seydi Kayasoy’unda yer aldığı kadronun Gümüşhane spor karışında çokta fazla zorlanmadan maçı kazanabileceği düşüncesi fazla idi. Hem Zonguldak Kömür spor yenilgisini telafi etmek hemde rakibi ile aradaki puan farkını daha yukarıya çekmek, dahası da bu maçtan alınacak 3 puanla sıralama olarak rahatlama getireceği için bir çok yönü ile kazanılması gereken maçta favori kesinlikle İnegöl spor olarak görülmesi rakibin durumu ile eş değer görülen bir durum. Ancak düşünce ile sahadaki maçın ne şekilde biteceğini maçın bitmesinden sonra görülür.

Eğer gol atarsan maçı kazanma şansın fazla eğer atamasan o zaman işin zorlaşıyor. Bu nedenle öncelik olarak direktörün dersine iyi çalışması gerekiyor. Ondan sonra sahada oynayan oyuncular verilen görevi takımın maçı kazanması adına iyi yapmasından geçiyor. Eğer bunlardan biri gerçekleşmiyorsa a zaman maçı kazanmak rakip ne durumda olursa olsun şansa kalıyor.

Nitekim Gümüşhane spor karşısında ilk 20 dakikada ve maçın ikinci yarısında yakalanan bir iki pozisyonun dışında koca maçı gol atmadan bitiriyorsan o zaman herkes şapkasını önüne koyup nerede hata yapıldığını bulması gerekiyor. Benim merak ettiğim koca bir hafta içersinde bu takımın nasıl çalıştığıdır. Rakibin nasıl analiz edildiğidir.

Gümüşhane spor İnegöl’e önce bir puan için gelmiş. İnegöl spor’un oyun şablonunu iyi çözmüş. İnegöl spor’u oynatmadı. Rakibin önce kalecileri hatasız oynadı. Defans boş alan bırakmadı. Puan durumuna göre hak etmediği bir yerde olduğunu gösteren Gümüşhane spor aslında İnegöl spor’un kendine gelmesi için uyarı niteliğinde mesaj gönderdi diyebilirim.

İnegöl spor’un Gümüşhane karşısında oyun olarak ta sonuç olarak memnun olmadığımız maçın böyle bitmesinde futbolcuların olduğu  kadar teknik heyetin rolünün olduğunu düşünüyorum.Başarısız oldukları için daha önce gönderilen iki teknik direktörün ardından göreve gelen Özgür Şahin’in bir tak maç başarısından sonra ardı ardına gelen bu önemli puan kayıpları hemde rakibin durumdaki takımlar karşısında yaşanmış olması ister istemez soru işaretlerini gündeme getirmektedir.Evet şu anda düşme hattındaki rakiplerle aradaki puan farkı 6 olsa da gerek Zonguldak maçı  gerekse Gümüşhane spor maçlarında yaşanan 5 puanlık kayıp yeniden başa döndüğümüzü gösteriyor.

Eğer sen senin altında olan rakiplerini yenemiyorsan,sırası ile oynayacağını gurubun idealı takımlarından Sarıyer,Manisa,Çorum,Kocaeli ve Afjet Afyon karşısında işimizin hayli zor olduğunu göstermekte.Özellikle Gümüşhane spor maçında skoru bulamamış olmamızın kesinlikle izahatı yoktur.

Rakip gücünün son damlasına kadar deplasmanda puan almak için mücadele ederken,İnegöl spor ise rakibin işini kolaylaştıran bir anlayışla eski günlerini anımsatan futbol anlayışı ile mücadele vermesi yaşanan puan kaybından önemli rol oynadığını düşünüyorum.

Takıma katkı sağlayacağı düşüncesi ile önemli paralar verilerek alınan yeni transferler hazır değil.Bir kaç maçta mücadeleleri ile alınan puanlarda etkili olan takım oyuncularının Gümüşhane spor karşısında ne yaptıklarını kendi kendine sorgulamaları gerekiyor,Gümüşhane karşısında kaybedilen 2 puan ilerde umarım çok aramayız.3 puanlık sistemde var olan puan farkına güvenmek hiçte doğru bir düşünce değildir.

Şimdi iş yapma zamanı,şimdi sonuç alma zamanı.İyi oynadık,kötü oynadık safsataların yerine sonuca endeksli  beklentiler gerçekleşmese başımızın ağrıyacağını söylemek istiyorum.Şimdi Pazar günü Sarıyer spor ile oynayacağımız maça odaklanıp,puan veya puanlar almak için sahaya çıkılması gerekiyor.Rakip evet güçlü ve playof mücadelesi yapıyor.İşimiz kesinlikle kolay değil.

Geleceğimizi düşünerek sahada mücadele etmenin çok önemli olduğu bir maç İnegöl spor’u bekliyor.Benden bu kadar.

SAYGILARIMLA